Mülkiyeliler Birliği
Mülkiyeliler Birliği’nden kamuoyuna zorunlu açıklama,
Dört çalışanımızla yollarımızı ayırmak zorunda kalmamız üzerine yaşanan gelişmeleri büyük bir üzüntüyle izliyoruz. Nedenler hakkında bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar tarafından Birliğimize yöneltilen eleştiriler bütünüyle haksızdır.
Kamuya yararlı bir dernek statüsünde olan Mülkiyeliler Birliği için bu kararı almak son derece üzücü ve zor bir durum olduğu gibi aynı zamanda bu karar, gelinen son noktada kaçınılmaz olarak uygulamaya alınmıştır.
Mülkiyeliler Birliği Yönetimi bu zorunlu kararı alırken, çalışanlarının her türlü haklarını gözetmiş ve buna göre davranmıştır. Bundan hiç kimsenin şüphe etmemesi gereği açıktır.
Dernek ve Vakfın kira ve aidatlardan elde ettiği ortalama 40 bin TL olan aylık gelirinin 35 bin TL civarındaki kısmının ücret ve ücretlerden kaynaklanan vergi ile primlere harcandığı dikkate alındığında bu durumun daha fazla sürdürülebilmesinin olanağının kalmadığı görülmektedir. Üstelik Dernekler Yönetmeliğinin 49. maddesine göre kamuya yararlı derneklerin, “amacı ve gerçekleştirdiği faaliyetlerin üyelerinin dışında yerel veya ulusal düzeyde toplumun ihtiyaç ve sorunlarına çözümler üretecek nitelikte olması ve yıl içinde elde ettiği gelirin en az yarısının bu amaçla harcanması” gerekmektedir. 2014 yılında İl Dernekler Müdürlüğü tarafından yapılan denetim sonucunda da bu hususun düzeltilmesi konusunda Derneğimiz uyarılmıştır.
Yaşanan bu üzücü gelişme karşısında ortaya atılan şaşkınlık verici iddialar nedeniyle, Mülkiye camiasıyla şu hususu da paylaşmayı zorunlu görüyoruz: İşten çıkarılanların bütün haklarının ödenmesi için bankalara gerekli talimatlar verilmiş ve kıdem ve ihbar tazminatları, fesih işleminin gerçekleştiği güne kadarki ücret alacakları hesaplara yatırılmış ve çalışanlarımızın hiçbir hak kaybı yaşamaması için gerekli her türlü önlem alınmıştır. Zaten bunun aksi de düşünülemez.
Çalışanlarımıza da bu husustaki yaklaşımımızı, olabilecek en ufak bir hatayı da hemen ortadan kaldırmaya hazır olduğumuzu belirterek onların da bu konuda gösterilen hassasiyet için yönetime teşekkür ettiğini de vurgulamalıyız.
Ayrıca, personel azaltılması gündeme geldiğinde hiçbir subjektif değerlendirme yapılmamıştır. Yıllar önce emekli olmuş ve hali hazırda emekli statüsünde çalışan personelimize öncelik verildiğinin bilinmesi gerekir.
İlgili personele hiçbir zorlama yapılmamış, hatta ilgili belgeleri imzalamadan mutlaka incelemeleri, gerekirse hukuki açıdan da inceletmeleri istenmiş, bir hata olması halinde hemen düzeltileceği de vurgulanmıştır. Üstelik, söz konusu personelimizin, karara hiçbir itiraz dile getirmediğini, hatta son derece sıcak bir ortamda sarılıp vedalaştığımızı da kamuoyuna hatırlatıyoruz. Şimdi ise Mülkiyeliler Birliği Yönetimi için yapılan dayanaksız eleştiri ve kamuoyu yaratma çabalarını şaşkınlıkla karşılıyor ve Mülkiye siyasetini haksız ve yalan iddialarla sürdürme pratiğinin bir örneğini yaşıyoruz.
Mülkiyeliler Birliği üzerine düşen toplumsal sorumlulukları geçmişte olduğu gibi bundan sonra da yerine getirmeye devam edecektir. Mülkiye kamuoyunun değerlendirme yaparken bu hususları göz önünde bulunduracağını umuyoruz.
Saygılarımızla,
MÜLKİYELİLER BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU