KÖLE DEĞİLİZ DİYEN İŞÇİLERİN YANINDAYIZ!

Köle Değiliz Diyen İşçilerin Yanındayız!

Gözaltındaki İşçi ve Sendikacılar Serbest Bırakılmalı, Talepleri Kabul Edilmelidir!

14 Eylül 2018 tarihinde 3. Havalimanı inşaatında çalışan işçiler tarafından gerçekleştirilen eylemler, inşaat işkolu başta olmak üzere çalışma hayatımızda yaşanan sorunların boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi. İşçi servislerine ilişkin sorunlar nedeniyle başlayan eylemler kısa sürede 3. Havalimanı inşaatında çalışan işçilerin yaşadıkları bir dizi soruna ilişkin genel bir protesto biçimini aldı.

İGA işvereniyle yapılan görüşmelerde sendika temsilcileri aracılığıyla dile getirilen ve kamuoyuna da duyurulmuş olan taleplerin her biri, genel olarak ülkemizde ve özel olarak inşaat sektöründeki çalışma koşullarının çarpıcı gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmemize neden olmaktadır.

Eylemlerin başlamasına neden olduğu görülen işçi servislerinden, revirlerde sunulan sağlık hizmetlerine, tahtakurularıyla anılan barınma koşullarından, ücretlerin gecikmeli olarak ödenmesine, formenlerin işçiler üzerindeki baskılarından, iş kazaları ve iş cinayetlerine kadar çeşitli başlıklar altında işçiler tarafından dile getirilmiş olan sorunlar, 3. Havalimanındaki çalışma ortamının ne kadar vahim olduğunu, taleplerin ise ne kadar insani olduğunu göstermektedir. İşçiler eşit ve insan onuruna yaraşır muamele talep etmektedirler.

Üstelik, 3. Havalimanı inşaatı, çalışma koşullarının iyileştirilmesini veya hak gasplarının engellenmesini amaçlayan işçi eylemlerine ilk kez sahne olmamaktadır. Son yıllarda çeşitli örneklerine şahit olunan işçi eylemlerinin ardından 14 Eylül 2018 Cuma günü gerçekleşen eylemler, işçilerin birikmiş sorunlarının bu kez çok daha kitlesel bir şekilde ve geniş bir talep listesiyle dile getirilmesinden ibarettir. DİSK/Dev Yapı İş ve İnşaat-İş sendikalarının yöneticileri tarafından 16 Temmuz 2018 tarihinde yapılan basın açıklamasında dikkat çekildiği üzere, işçiler bu eylemleriyle çalışma mevzuatında işçilere zaten sağlanmış olan hakların hayata geçirilmesini talep etmekten başka bir şey yapmış değillerdir.

Ne yazık ki, siyasi iktidarın bugüne kadar haklarını talep eden işçiler karşısında takındığı tavır, bu kez en sert biçimiyle karşımıza çıkmış, eylem ve talepler eylemci işçilere ve sendikacılara yönelen baskı ile cevaplanmıştır. Halkla ilişkiler çalışmalarının sonuçları, iş cinayetlerinden ve ağır hak ihlallerinden daha önemli görülmüştür. Bu inşaatı sürdüren ve 25 yıl boyunca bu havalimanını işletecek olan İGA firmasının eylemin ilk saatlerinde muhatap olarak kabul ettiği sendika üye ve yöneticileri de dahil olmak üzere beş yüzü aşkın işçi 15 Eylül 2018 gününün ilk saatlerinden itibaren gözaltına alınmıştır.

Halbuki, eylemci işçi ve sendikacılar, bu meşru mücadelenin vücut bulmasında oynadıkları rol açısından yalnızca takdir edilebilirler. Resmi istatistiklere göre 2018 yılı Temmuz ayı itibariyle inşaat işkolunda sigortalı olarak çalışan yaklaşık 1 milyon 806 bin işçiden yalnızca 55 bini sendika üyesidir. Bu işkolundaki örgütsüzlüğe son verilmediği müddetçe çalışma ortamının iyileştirilmesinin mümkün olmadığı açıktır. Ancak, sendikal örgütsüzlüğü gidermeye çabalayan işçi ve sendikacılara yönelik baskılar ile bu baskılara eşlik eden “provokasyon” ve “komplo” iddialarına dayalı söylem, gerek bu işyerinde gerekse inşaat işkolundaki örgütsüzlüğün sürmesinin arzulandığını göstermektedir.

Demokrasiyi, insan haklarını, kamu yararını, sendikal hak ve özgürlükleri, hukukun üstünlüğünü ilke edinmiş Mülkiyeliler Birliği olarak, 3. Havalimanı inşaatında çalışan işçilerin destekçisi olduğumuzu, işçilerin ve ilgili sendikaların taleplerinin duyurulması, kamuoyunda yaygınlaştırılması için bütün olanaklarımızı kullanacağımızı belirtmek isteriz. İşçilerin taleplerinin karşılanması ve gözaltına alınanların serbest bırakılması talebimizi kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.

Mülkiyeliler Birliği Yönetim Kurulu