MİSAM POLİTİKA METİNLERİ – 4

Cumhuriyet’in 100. Yılına Doğru Türkiye’nin Kentleşme Politikası: Sorunlar ve Çıkış Yolları Üzerine

Bülent Duru

Giriş

Büyükşehirler ve onların yönetiminden sorumlu belediyeler kurulduğu günden bugüne Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) için yaşamsal öneme sahip oldular. AKP’nin öncüsü Refah Partisi’nin ilk önce yerel yönetimlerde iktidara gelmesi, Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul belediye başkanlığı ile adını duyurması, Partinin bütün dönemlerinde inşaatın ekonominin lokomotifi olarak görülmesi, özellikle seçim zamanlarında büyükşehirlerde dev projelerin ortaya atılması bunlardan ilk akla gelenleri. Son dönemde Partinin yerel seçimlerde aldığı oyların düşmesini, büyük umutlar bağlanan projelerin başarısız olmasını, seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınmasını ve sonunda 2019 yılında önemli büyükşehir belediyelerinin CHP’ye geçmesini akla getirdiğimizde büyük kentlerin AKP’nin yükselişinde gördüğü işlevin günümüzde de sürdüğünü ama yönünün değişmeye başladığını söyleyebiliriz.

Türkiye’de izlenen kentleşme politikasının sorunlu yönlerini ele alarak çıkış yolunun ipuçlarını bulmayı amaçlayan bu çalışmanın yeni sorunlardan, özgün çözüm yollarından söz etmediğini en baştan belirtmek gerekmektedir. Kentlerimiz yıllardan beri aynı sorunlarla boğuşmakta, gündeme gelen konuların niteliği değişmemekte, bu duruma koşut olarak, çıkış yolunu bulmak üzere getirilen öneriler de hep aynı doğrultuyu göstermektedir. En uygun kentsel düzene götüren politikaların, bu yönde sergilenen en iyi uygulamaların dayandığı ilkelerin neler olduğunu bulmak için uzun uğraşlara girmeye gerek yok. Bu yönde atılması gereken adımlar için kentleşme alanında bugüne değin ortaya koyulan evrensel ilkelere uyulması, örneğin Avrupa Kentsel Şartı’nın gereklerinin yerine getirilmesi yeterli olacaktır.

Yaşanabilir yerleşim yerlerine ulaşmada, kentleri içinde bulunduğu çıkmazdan kurtarmada esas sorun ya da yanıtı aranması gereken soru, çıkış yolunun ne olacağı değil, bu yolda harekete geçmenin nasıl sağlanacağıdır. En sonda söylenmesi gerekeni başta söylemek gerekirse: Çözüm yoluna girilmek isteniyorsa düzenli olarak gerçekleştirilen akademik çalışmaların, kentleşme şuralarının, kalkınma planlarının, meslek odalarının önerilerine uyulması gerekmektedir. Örneğin sözü edilen belgelere dayanılarak hazırlandığı anlaşılan, şaşırtıcı derecede radikal öneriler getiren, adeta sosyal belediyecilik anlayışı üzerine kurulmuş olan AKP’nin 11 maddelik 2019 Yerel Seçim Manifestosu’nu uygulamak bile bu yönde atılacak bir adım olabilir.

Metnin tamamı için görsele tıklayınız.